28 Mayıs 2012 Pazartesi

Utanmaz Liberal ve Muhafazakârlar AKP’den Kaçıyorlar!

Roboski katliamının getirdiği tartışmalardan kaynaklı iyice kan kaybeden Erdoğanlı AKP Devleti, bu kan kaybının daha fazla tabana yansımaması için ileriki günlerde bazı tedbirler geliştireceğe benziyor! AKP, çok değil birkaç haftaya kadar “Şahinleştirdiği” Bakanı İdris Naim Şahin’ine “ya elveda deyip yeni bir “İç işleri bakanı” ile hem Kürdistan ve Türkiye kamuoyunu aldatmaya devam edecek; ya da düşüşün getirdiği iktidara daha bir sarılma hırs ve psikolojisi ile Şahin’i görevinde tutup, gelen tüm tepkilere -tabanına rağmen- kulak tıkayarak, girişmiş olduğu siyasi soykırım ve askeri imha operasyonlarına “sivilleri” de ekleyerek Çilleri de aşacak olan bir yönelimle ve benzeri Dersim katliamında görülmüş katliamlara girişerek kan dökecek!
Daha doğrusu, oluk oluk kan mı dökülecek, yoksa yeni bir oyalama siyaseti mi geliştirilecek; işte burası açıkçası Pensilvanya’dan gelecek olan fetvaların boyutunda gizli kalarak bir yerde de belirsizleşiyor gibi!
Ancak ben şahsen AKP’nin bir parti ve hükümet olarak (ama mantık ve ideolojisi iktidarda kalarak) bitip gideceğini, büyük bir ihtimal olarak görüyorum. Diğer Türk hükümetleri nasıl Kürd ve Kürdistan hakikatinin önünde duramayıp toz duman olmuşlarsa, AKP’de Kürdistan’ın şaşmaz hakikati Kürt Özgürlük Hareketi mücadelesinin karşısında tutunamayacaktır. Nasıl atlılarıyla gelip Kürdistan’a yerleştilerse ayaklarıyla da gideceklerdir. AKP, Siwar hatin peya çun sözünün kendileri için söylendiğini çok kısa sürede elbet görecektir. Diğer taraftan AKP, Roboski katliamı ve sonrasında hem Erdoğan’ın ve hem de bakanlarının Kasımpaşa üslubundan kaynaklı da gidecektir. AKP burada, hem tabanı ve hem de onun politikalarını destekleyen liberal ve muhafazakâr kalemşorlarına göstermelik de olsa tatmin edici bir şeyler söylemesi gerekirken, o bunu yapmadığı gibi vermesi gereken insanlık sınavını da veremeyip, yüzüne gözüne bulaştırdı. Şimdi bu insanlık sınavı sözünden Erdoğan ve AKP sanki insan özelliği taşıyormuş gibi bir sonuç çıkmasın; çünkü sömürgeciden insan çıkmayacağını herkes biliyor!
Evet, AKP gitmesine gidecek de, bu gidişi kanlı mı olacak yoksa kansız mı; kanlı olacağı her halinden belli de kanın boyutu ne olacak? Roboski gibi katliamlar gelişecek mi? Açıkçası “iktidarı” elinden kaçırmak istemeyen bir hükümet ve “tekçi” bir akıldan her şey beklenir ki, bir Dersim ve Nazi vahşetinin izleri hale taze ve belleklerdedir.
***
Utanmazlar! Erdoğanlı AKP’yi yeni mi tanıdınız?
Gelelim Erdoğan ve AKP’nin bin bir türlü yüzünü gören ama buna rağmen tüm ahlaksız politikalarını desteklemekten çekinmeyen, sanki henüz tanımışlar gibi gözümüzün içine baka baka yalan söyleyen ve Hakikatin şaşmazlığı karşısında daha fazla duramayacağını anlayan Liberal ve Muhafazakâr yazar-çizerlere!
Bunların bugün ki “u” dönüşleri bir gerçeklik olduğu gibi, yaptıklarını teşhir etmek de bir o kadar hakikattendir.
Bu Liberal ve Muhafazakâr yazarçizerler zamanında, Özgür Basın geleneğinin yazarçizerlerine kulak tıkayanlardır; bunlar bir asker öldüğünde kıyameti koparan ama kimyasallarla katledilen gerilla şehadetlerinde ise ses dahi çıkarmayanlardır; bunlar KCK adı altındaki siyasi soykırım operasyonlarına destek sunanlardır. İşte bunlar; bugünlerde yanıldık diyenler; son 10 yılda Erdoğan ve AKP Devletine destek ve sahip çıkarak Kürd ve Kürdistan’ı ateş çemberi içerisine alıp anaları ağlatan ve gözyaşlarını akıtanlardır; bunlar kan akıtan Liberal ve sözde Müslüman Muhafazakârlardır. Şimdi her birisi ağız birliği yapmışçasına her platformda konuşuyor ve yeni tanımışlar gibi, bildiğimiz ve tanıdığımız Erdoğan ve AKP’yi yerden yere vuruyorlar; adeta bizler Erdoğan ve AKP’nin yüzünü yeni gördük, yanıldık diyorlar!
Şimdi düşünüyorum da; Acaba yanıldılar mı yoksa emir Pensilvanya’dan mı geldi? Yoksa Fetullah Gülen AKP’nin boynuna urgan mı geçirdi?  
Erdoğanlı AKP’nin insan siyasetinde olmadığını sonradan gören veya görmüş gibi yapan Liberal ve Muhafazakâr yazarların Erdoğan, Şahin ve AKP’ye karşı tutumları elbet iyidir, sonuçta hakikat mutlak haykırılmalıdır. Ancak sormak gerek bu yazarlara;
Roboski katliamını yapacak cesareti kendinde gören bu hükümete destek verirken sizin aklınız neredeydi, sizler dün neredeydiniz? Roboski katliamında yaşamını yitiren 34 candan sizler de sorumlu değil misiniz? O akan kanların her damlasında sizin hiç mi payınız ve günahınız yok? Sizler Erdoğan ve AKP’nin ruhsuz bir politika izlediğini şimdi mi anladınız yoksa bir yerlerden “bilgi” mi geldi? Ne oldu da pek çok sevdiğiniz Erdoğan ve AKP’den destek ve elinizi çektiniz? AKP düşüşte mi?
Evet, Sayın Öcalan’ın da öngörüsünde olduğu gibi AKP düşüşe geçiyor. Sayın Öcalan AKP’nin “düşeceğini” daha iki yıl önce söyleyerek bugünlere işaret etmişti. Hem AKP’nin düşüşünü ve düşüşüne onay verildiğini sadece bu çevre yazarlarının dillerinden anlayamayız; en önemli gösterge, Fetullah Gülen’in sağ kolu olarak bilinen Hüseyin Gülerce’nin kendi köşesinden Erdoğan ve AKP’ye olan uyarısıdır.
Gizli ajanda olan Ahmet Altan’dan birçok liberal ve muhafazakâr yazara kadar hepsi bir olmuş önce destekledikleri ve ne olduğu belli olmayan “açılım” politikalarıyla Kürdistan ve Türkiye halkını uyutan, kandıran, oyalayan ve katleden Erdoğan ve ekibini sahiplenirken, şimdi de utanmadan eleştirebiliyorlar. Sadece bunlar değil, en önemlisi Fetullah Gülen’in sağ kolu Hüseyin Gülerce. Sadece o da değil; Ali Bayramoğlu, Hilal Kaplan, Özlem Albayrak ve “özür açıklanmaz, özür dilenir” makalesiyle büyük ses getiren Ali Akel ve diğerleri şimdi el birliğiyle yok oluşa giden AKP treninin altında kalmamak için çaba sarf ediyorlar. AKP uçurum da ve bunlar da AKP ile aynı trende olan “B” takımları. Tabi ki AKP ile beraber düşmek istemezler.
O zaman şimdi avazımız çıktığı kadar bağırıp soralım ve bunlara; bizler aptal değiliz, diyerek haykıralım;
Ey kendine Liberal ve Muhafazakâr diyen sözde aydın ve yazarçizerler; biz Kürtler sizlerin deve kuşu politikası güttüğünüz gün, yıl ve şimdilerde gerçeği haykırıyor ve AKP Devletince zindanlara doluşturuluyorken, siz insan müsveddeleri,  gıkınızı dahi çıkarmadınız.
Sizler Kürdistan ve Kürt Özgürlük Hareketinin bir Hakikat ve Erdoğanlı AKP Devletinin bu “hakikat denizinde” boğulacağını bilemediniz mi?
Ey Utanmazlar! Sizler Erdoğan ve ekibini “gerillaları kimyasallarla katlettiklerin de tanımadınız da, şimdi mi tanıyorsunuz?
26.05.2012
Mehmet Serhat Polatsoy

1 yorum:

  1. Sayın Polatsoy,
    Sen her ne kadar senin gibi düşünmeyen herekse"insan müsveddesi, utanmazlar gibi ifadelerle sözümona aşağılamaya çalışsanda ben bunu yapmayacağım.
    Dünyada değişmeyen aptallarla delilerdir.Günün koşullarına uygun olarak doğru yapanın yanında olup, yanlış yaptığı zaman eleştirmek kadar çok insani bir duruş sergileyen kişileri insan müsveddeleri gibi sözcüklerle aşağılamaya çalışmak, onların değerini düşürmeyeceği gibi sana da bir değer katmaz. Aksine bu anti demokratik, saygısız söylemleriniz asıl AKP iktidarına güç verir.Abdullah Öcalan da kimi zaman özeleştiri yaparak koşullara uygun tavır değişiklikleri yapmadı mı? Bu şekilde eline almışsın bir kara, önüne gelene çalıp duruyorsun.Oysa ülkemizde gerçek anlamda demokrasinin yerleşmesi, geçmişimizle yüzleşme ve suçluların cezalandırılarak, eşit yurttaşlık temelinde bir yeni anayasa yapılması sürecinde birbirimizi anlamaya,dinlemeye,barış dilini egemen kılmaya her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
    bence yazdıklarınızı bir kez daha okuyun derim.
    dostça kalın.
    ayhan ongun

    YanıtlaSil